Hakem Halil Umut Meler’e saldıran ve 16 gün cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilen MKE Ankaragücü’nün eski başkanı Faruk Koca, “Biz zaten bireysel yaptığımız eylemden dolayı bunun bedelini ödedik dedi.” dedi.
Trendyol Süper Lig ekiplerinden MKE Ankaragücü’nün eski başkanı Faruk Koca, yaşanan olaydan sonra ilk kez röportaj verdi.
Adli süreç devam ettiği için detaya girmek istemediğini dile getiren Faruk Koca, “Ülke futbolunun geldiği durumla ilgili olumsuzluklar peş peşe gelince biz de insanız, beşeriz, bazen zayıf düşebiliyoruz, böyle tepki verebiliyoruz. Haksızlığa tepki vermek insani bir şey ama tepkinin biçimi yanlış olabilir. O anlamda biçim konusunda öz eleştirimizi yaptık.” diye konuştu.
Süreçten ders çıkarılarak adımların doğru atılması gerektiğini ifade eden Koca, “Herkesin sorumluluğu var. Gençlik ve Spor Bakanlığı, TFF, spor kulüpleri, spor kamuoyu, basın, futbolun paydaşları, meseleyi bütün boyutlarıyla düşünmelidir. Bu olaylar durup dururken olmuyor. Her hafta maçlardan sonra hakemlerle ilgili değerlendirmeler, eleştiriler yapılıyor. Bu eleştirilerin kanıksanmaması lazım çünkü kanıksandığında olayların çözümü noktasında sorunlar yaşanıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“Bedelini ödedik”
Faruk Koca, Türkiye’de futbolun uzun süre bu şekilde yaşamasının mümkün olmadığını söyledi.
Maçlara gelen taraftar sayısının giderek düştüğüne dikkati çeken Koca, “Türkiye’de futbolun bu şekilde, bu kodlarla veya bu kurallarla uzun süre yaşaması mümkün değil. Taraftar artık maça gitmek istemiyor. Bu hepimizin sorumluluğudur, başta da federasyon ki bunun nedenleri konusunda konuşması gerekir. Bu olay, sorunların masaya yatırılıp, çözüm noktasında katkı sağlarsa bir anlam ifade eder.” dedi. “Biz zaten bireysel yaptığımız eylemden dolayı bunun bedelini ödedik.” ifadesini kullanan Koca, “16 gün cezaevinde kaldım. Adli süreç devam ediyor. Keşke olmasaydı. Toplum olarak maalesef eleştiri ve uyarılardan ziyade olaylar, büyük boyutlu eyleme dönüştükten sonra dikkatimizi çekiyor. Bunun sıkıntısını yaşamış biri olarak, bu olay, sonraki süreçte iyi adımların atılmasına sebep olursa biz de teselli oluruz.” diye konuştu.
Türkiye’de futbolun marka değerinin azaldığını vurgulayan Koca, “Bunda başta Gençlik ve Spor Bakanlığı, TFF, futbol kulüpleri ve başkanları bizler de dahil, futbolcular, menajerler, hocalar, herkes bu işin suçlusudur.” değerlendirmesini yaptı.
“Demoralize kitlenin ne yapacağı belli olmaz”
Faruk Koca, MKE Ankaragücü Kulübündeki başkanlık görevine ilişkin, “Ben bir kulübün başkanlığını yapmadım, ben bir sosyal sorumluluk projesinin başındaydım.” ifadesini kullandı.
Türkiye’de futbolun milyonlarca insana hitap ettiğinin altını çizen Koca, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de futbol kulüplerinin başkanları, siyasi partilerden sonra en büyük kitleyi yöneten kişilerdir. Bizler 30 milyonluk bir kitleyi yönetiyoruz. Türkiye’nin en varlıklı, en kültürlü insanlarından en varoş, en kenardaki insanın tek arenada buluştuğu bir zemin burası. Sorumluluğu çok büyük. Bu 30 milyon kitleyi yöneten kurumların çok ciddi kurallarının olması ve prensiplerden de ödün verilmemesi gerekir. Yoksa bu kitleyi demoralize edersiniz. Demoralize kitlenin de sosyal olaylarda ne yapacağı belli olmaz. Her maçta maalesef kulüpler ciddi cezalar alıyor. Kitle maça giderek, deşarj olmak istiyor. Kötü tezahüratı kimse istemez ama 20 bin kişiyi de kontrol edemezsiniz. Empatiyle bakılıp değerlendirilmesi gerekiyor. Bu anlamda fiziki müdahalenin haricinde maçlarda bireysel hiçbir şeyin yasaklanmaması gerekir. Ancak her hafta MKE Ankaragücü ceza alıyor. Kontrol veya müdahale edemediğiniz kitlelerin sıkıntısını kulüpler yaşıyor. MKE Ankaragücü geçen yıl kötü tezahürat ve merdiven boşlukları gerekçeleriyle 8 milyon 700 bin lira ceza aldı. Bu olacak iş değil, zaten gelir yok.”
“Yanlış bir mekanizmanın üzerinde oturuyoruz”
Türkiye’de futbolun çok büyük sorunlarının bulunduğunu anlatan Faruk Koca, “Problemlerin, kompleksiz, bütün çıplaklığıyla masaya yatırılıp konuşulması gerekiyor. Bakanlık, TFF, kulüp başkanları biz de dahil, spor medyası da başta olmak üzere futbolun bütün paydaşları, herkes suçlu.” dedi.
Yanlış sistemin üzerinde oturmanın da suç olduğunu dile getiren Koca, şöyle devam etti:
“Biz yanlış bir mekanizmanın üzerinde oturuyoruz. Sonra öfkelenip kızıp tepki veriyoruz. Bütün kulüp başkanları hakemlerle ilgili çok ağır ifadeler kullanıyor. Spor yorumcuları hakemlerle ilgili ağır ifadeler kullanıyor. Hakemler de rahatsız. O zaman bunun bir şekilde düzelmesi gerekir. Hakemler de yanlış yapmak istemez. Bu meseleler konuşulmaz, kurallar doğru düzgün oturtulmazsa sorun devam edip büyüyecektir. Dünyada futbol markalarının değeri artarken Türkiye’de düşüyor. Stada gelen taraftar sayısında büyük düşüş var ve bunun suçlusu futbolun paydaşlarıdır.”
“Futbolun kurumsallaşması lazım”
Faruk Koca, MKE Ankaragücü’ne büyük emek verdiğini belirterek, futbol yöneticiliğinin çok zor olduğunu anlattı.
İnsanların kulüp başkanlığının popüler tarafını gördüğünü ancak futbol yönetiminin “sıkıntılı iş” olduğunu aktaran Koca, “Her gün para aramak zorunda kalıyorsunuz. Futbolcu almalısınız. Başarı olunca alkışlanıyor, en ufak başarısızlıkta eleştiriliyorsunuz. Türkiye’de olması gereken bir futbol kültürü yok. Bu, futbol izleyicisine bırakılmaz. Futbolun kurumsallaşması lazım.” ifadelerini kullandı.
Amatör kümeye düşeceği noktada MKE Ankaragücü’nde sorumluluk aldıklarını kaydeden Faruk Koca, “Mali ve kurumsal yapı olarak Türkiye’nin en iyi kulüplerinden biri haline gelen MKE Ankaragücü’nün mevcut futbolculardan başkasına borcu yok. Vergi borcu dahi yok.” diyerek sözlerini tamamladı.
Ne olmuştu? MKE Ankaragücü-Çaykur Rizespor maçının sonunda Faruk Koca ve beraberindekilerin saldırısına uğrayan Halil Umut Meler, saldırıda Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu’na dikkat çekerek şunları söylemişti: “Maçtan sonra düdüğü çaldıktan sonra oyuncular teşekküre ve tebrik etmeye geldi. Ki bu da görünüyor zaten ekranlarda. O arada Emre Belözoğlu’nun elini, kollarını gördüm. O arada rakip teknik direktör İlhan Palut onu tuttu. Tam biz ne oluyor, ne bitiyor, neler deniyor diye oraya odaklandığımızda eylemi yapan şahıs sol tarafımdan yumruğu vurdu. Ondan sonrasını hatırlıyor muyum, hatırlamıyorum. Çünkü yerde darbe yiyordum. Zaten polis de temsilciler de bunu beklemiyordu. Beklenmeyen bir durum, çünkü oluşabilecek hiçbir hadise yoktu. Sadece bu durumu provoke eden teknik direktördü. Başka hiç kimse değildi.” “Emre Belözoğlu mu provoke etti?” sorusunu yanıtlayan Meler, şunları söylemişti: “Evet bu alenen gözüken bir şey. Maç içerisinde desin ki ‘Bana bu hatayı yaptın, ben senin yüzünden gol yedim.’ Yok. Ankaragücü Spor Kulübü ya da taraftarlarının da bir şeyi yok. Normal bir aksiyonu var. Ya bunu öncesinde planladı. Çünkü biliyorsunuz 2018 yılında benimle ilgili şahsi bir görüşü vardı. Bu şahsi görüşün devam ettiğini düşünüyorum ben de şu an.” Meler, “(Belözoğlu’nun) Oradaki tavırları mı başkanı tahrik etti diyorsunuz? Yoksa önceden planlanmış bir şey var mı diye düşünüyorsunuz?” sorusuna da yanıt vermişti: “Şimdi baktığımız zaman 2018’de böyle bir beyanı var. Var mı röportajlarında, var. Şimdi bakıyorum benden özür dilemiyor. Ne düşünürsünüz? Beni bırakın ailemden özür dilemiyor. Benim 95 yaşındaki anneannem İzmir’den kalktı geldi ağlaya ağlaya. Benim 10 günlük çocuğum var. Anlatabildim mi demek istediğimi? Bakın bu eylemi yapan kişi, yumruğu atan kişi benden ve ailemden özür dilemesine rağmen kendisi özür dilemedi. Buradan yola çıkarak söyleyeyim; siz ne düşünürsünüz? Soruyorum şimdi aleni bir şekilde; rakip teknik direktör İlhan Palut onu tutmasaydı ne olacaktı?” TIKLAYIN-Eski Ankaragücü Başkanı Koca’nın yumruklu saldırısına uğrayan hakem Meler: Emre Belözoğlu provoke etti, bunu öncesinde planladı TIKLAYIN-Emre Belözoğlu’ndan Faruk Koca açıklaması: Kader birliği yapmak benim için büyük bir onurdur |